Sıtma hastalığının diğer bir adı malaryadır. Bulaşma şekli, Anofel adlı dişi sivrisineğin ısırması sonucu insan vücuduna geçmesidir. Bu hastalık, başlangıçta nöbetler şeklinde aşırı yüksek ateş ve titreme ile kendini gösterir. Sıtma hastalığının teşhisi oldukça kolaydır. Dünya'da neredeyse 200 milyon civarında insanda sıtma hastalığı görülmektedir. En fazla Afrika ve Asya ülkelerinde rastlanmaktadır.

Ülkemizde ise Güneydoğu ve Akdeniz bölgesinde görülür. Sıtma hastalığının ana vatanı, genellikle sivrisineklerin kolay üreyebildiği ve barındığı yerlerdir. Bu rahatsızlık tedavi edilmezse ölümle sonuçlanabilmektedir. Ayrıca nemli ve sıcak bölgeleri sivrisinekler çok sever ve barınır. Bu yerlerde bulunan insanlarda sıtma rahatsızlığı sık görülür.

Sıtma hastalığı belirtileri genellikle mikrobun türüne göre değişiklik gösterir. Çoğunlukla belirtilerinin en başında uzun süreli nöbetler ve yüksek ateş yer alır. Bazen nöbet başlamadan önce hastada 2-3 gün önceden bazı belirtiler görülebilir. Hasta mutsuz, yorgun ve iştahsızdır. Diğer belirtiler arasında bacak, baş ve sırt ağrıları yer alabilir. Sıtma hastalığının nöbetinde ilk olarak titreme gerçekleşir. Bu titreme 2 saat kadar sürebilir. Titreme ile vücut tamamen sarsılır. Titreme görüldüğünde hastanın ateşinde de yükselme olur. Bu esnada hasta sinirli olur ve nabzında yükselme meydana gelir. Hastanın derisinde kuruma olur. Hastada görülen baş ağrısı nöbet boyunca sürer. Bacak ve sırt ağrıları bu süreçte devam eder. Sıtma hastalığı ilerlerse dalakta ve karaciğerde büyüme gerçekleşir. Hastanın vücudundaki dalak yırtılırsa iç kanama oluşur. Buna bağlı olarak kansızlık meydana gelir. Rahatsızlığın son aşamasında solunum güçlüğü başlar.

Doktora muayene olmaya gittiğinizde, şikayetlerinize göre yönlendirilirsiniz. İlk olarak, hastaya sıtma mikrobunun bulunduğu yerlerde bulunup bulunmadığı sorulur. Başka hastalıklarla karıştırılmaması için hastadan kan örneği alınır. Alınan kan örneğinin içinde plasmodiumların olup olmadığına bakılır. Eğer var ise sıtma hastalığı tanısı konur.

Eski çağlarda insanların korkulu rüyası ve hatta Büyük İskender'in bile ölümüne neden olan bir hastalıktır. Günümüzde ise tedavisi oldukça kolay bir hale gelmiştir. Sıtma hastalığının tedavisinde kullanılan ilaçlar, coğrafi yerlere göre değişiklik göstermektedir. Bunun sebebi, sıtma hastalığının oluşmasının esas nedeni olan bazı plazmodium cinslerinin bazı ilaçlara direnç kazanmış olmasıdır. Çoğunlukla sıtmanın tedavisinde uygulanan ilaç klorokin'dir. Bu ilaç, sağlık ocaklarında, dispanserlerde ve özellikle sıtma personelleri tarafından herhangi bir ücret almaksızın tedavi edilmektedir. Ayrıca ilaçlar da ücretsiz olarak verilmektedir. Hastalara verilen ilaçlar tedavi edici özelliğe sahiptir. Verilen bu ilaçların dozları yaşanan bölgeye göre değişmektedir. Bunun nedeni, bazı plazmodium türlerinin ilaçlara karşı bağışıklık kazanmış olmasıdır. Buna bağlı olarak farklı dozda ilaçlar da kullanılır.

Sıtma hastalığı için verilen ilaçlar, mikrobun çoğalmasını engelleyerek kesin sonuca ulaşır. Fakat hastalığın tedavisini umursamaz ve geciktirirseniz, ölüm riski oluşabilir. Günümüzde bilim adamları bu hastalık üzerine çalışmalarında iki ilacı bir araya getirerek yeni bir ilaç geliştirdiler. İlaç tedavisinin yanı sıra, hasta istirahat etmeli ve vücudunun bağışıklığını artıracak besinler tüketmelidir.