Değişik hastalıklar, hayatımızın her alanında karşımıza çıkmakta ve bizleri şaşırtmaktadır. Kullandığımız ürünler, dikkat etmeden tükettiğimiz gıdalar, teknoloji, kullanılan ilaçlar gibi çeşitli etkenler bu farklı hastalıklarla karşılaşmamıza neden olmaktadır. Bu değişik hastalıkları daha ayrıntılı bir şekilde ele alacak olursak, aşağıdaki başlıklarla başlayabiliriz.

Fil hastalığı, tropikal bölgelerde yaygın olarak görülen bir hastalıktır. Bu hastalığın sebebi, sivrisinekler tarafından taşınan parazitlerdir. Dünya genelinde yaklaşık 120 milyon insan bu hastalıktan etkilenmektedir ve bunların 40 milyonu hastalığın ileri evresindedir. Mikroplar, sürekli üreyerek dolaşım sisteminde yayılır. Hastalığın genel belirtileri arasında aşırı şekilde büyüyen kol, bacak, göğüs ve genital bölgeler yer alır. Rahatsızlık veren bu hastalık, hayatı olumsuz yönde etkilese de genellikle ölümcül değildir. Bu şişliklerin azaltılması için bacaklar yüksekte tutulur ve varis çorapları kullanılır.

Mavi Ten Hastalığı, bu hastalığı geçiren insanlara "mavi insanlar" denir ve 1960'lı yıllardan önce Kentucky'de bulunan Troublesome deresi çevresinde yaşamışlardır. Bu insanların birçoğu genelde 80 yaşını aşmış ve sadece mavi ten hastalığını geçirmişlerdir. Hastalık, özellikle fotoğrafçılık mesleğiyle ilgilenenlerin ve gümüş takı kullananların başına gelir. Gümüş işiyle uğraşan insanlar uzun süre gümüş kimyasalına maruz kaldığında, vücutlarına gümüş tozu temas eder. Güneşe çıktıklarında, gümüş tozu etkisini artırarak vücut mavi ya da mor renge dönüşür.

Pika hastalığına yakalanan kişiler, çevresindeki yenilmemesi gereken maddeleri yerler. Örnek olarak toprak, kâğıt, yapıştırıcı, kil, sünger ve sabun gibi maddeleri yemek isteyebilirler. Uzmanlar bu hastalığa halen bir çözüm bulamamışlardır. Bu hastalık, genellikle 2 yaşından büyüklerde görülen nadir bir hastalıktır.

Mikropsi hastalığı, kişilerin görme duyusunu etkileyen sinirsel bir hastalıktır. Bu hastalık, insanların akıl sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratabilir. Hayvanları ve nesneleri olduklarından daha küçük algılarlar. Uzakta duran bir nesneyi bazen yakında algılayabilirler. Bu durum, hastaların günlük yaşamını önemli ölçüde zorlaştırabilir.

Yürüyen Ceset Sendromu, intihar eğilimli ve akli dengesi bozuk insanlarda görülen bir hastalıktır. Bu durumda olan kişiler, kendilerini kaybetmiş hissederler ve yürüyen bir ceset olduklarına inanırlar. Bazen vücutlarında kurtların yürüdüğünü zannederler. Bu hastalığa nadiren rastlanır. Örneğin, 2008 yılında Filipinli 53 yaşında bir kadında görülmüştür. Kadın, kendini ölü zannederek ailesinden onu morga götürmelerini istemiştir.

Değişik hastalıklar, insanları bu şekilde etkisi altına alabilmektedir.