{ "title": "Fil Hastalığı", "image": "https://www.hastaligi.gen.tr/images/Fil-Hastaligi-15.jpg", "date": "21.01.2024 17:35:11", "author": "Selen Karadeniz", "article": [ { "article": "Fil hastalığı, tıpta lenfödem olarak tanımlanan bir hastalıktır. Lenf damarındaki tıkanma sonucunda ayakların ya da ayağın şişmesiyle ortaya çıkar. Fil hastalığında bacakta oldukça belirgin bir şişlik olur. Kıldan daha ince olan ve akdamar denilen damarlardan sızan sıvının dokularda birikimiyle oluşan bu hastalık kolları da etkilese, en fazla bacaklarda görülür. Vücudumuzdaki lenfatik sistem vücut ağırlığının yaklaşık %25 kadarını meydana getirir. Lenfatik sistemdeki lenf sıvısı iskelet kaslarının uyguladığı basınç ve solunum hareketleri yardımıyla hareket eder. Eğer lenf sıvısının taşınmasını sağlayan lenf kanallarında, lenf düğümlerinde hasar oluşursa ya da doğum kusuru olursa, lenf sıvısının vücutta birikmesi kaçınılmaz olur. Birikim lenfatik sistemin kapasitesini aştığı zamanda, fil hastalığı ortaya çıkabilir.

Fil hastalığı belirtileri nelerdir?

Fil hastalığı ciltte, lenf bezlerinde, cilt altı dokularında kalınlaşma ile kendini belli etmeye başlar. En fazla kollarda, bacaklarda ve cinsel organda görülen bu belirtiler, vücudun her yerinde ortaya çıkabilir. Etkilenen yerlerde cilt kuruması, çatlaması ve renk koyulaşması olabilir. Hastada genel bir halsizlik görülür, ateş ve titreme sorunu yaşanır. İdrar beyazlaması, süt gibi görünüm oluşur. Kalça vajina arasında şişlik, peniste ağrı, esneklik kaybı, göğüslerde büyüme, karaciğer ya da dalak büyümesi gibi belirtiler olabilir. Fil hastalığı belirtileri lenfatik sistemdeki hasardan sonra yıllarca belirti vermeyebilir. Hastaların çoğunda kolda ya da etkilediği bacakta ağırlık artışı, cilt gerilmesi, eklemlerde sertlik, çorap, ayakkabı, yüzük gibi giysilerin eşyaların dar gelmesi, izinin çıkması, bilek ve parmaklarda hareket azlığı gibi sorunlar yaşanır. Fil hastalığı ilerleyici tarzda bir hastalıktır. Hastalarda birinci evreden başlayan belirtiler tedavi edilmediğinde üçüncü evreye kadar ağırlaşarak ilerler.

Fil hastalığı evre 1: bu aşamada hastalığın teşhisi yapılırsa geri dönüş sağlanabilir. Nedeni bilinmeyen geçici şişliklerin oluştuğu evredir. Gündüz artan yakınmalar, geceleri dinlenmeyle birlikte yok olur.

Fil hastalığı evre 2: Geri dönüşü olmayan kronik hastalığın olduğu evredir. Hareket kısıtlılığı, şişliğin devamlı hale gelmesi, his kaybı, yanma ve ağrı sorunları bu evrede oluşur.

Fil hastalığı evre 3: bu evredeki fil hastalığı uzuv deformasyonuna yol açar, hareket ve fonksiyon kaybı ciddi boyutlara gelir ve hastalarda ciddi ağrılar ortaya çıkar.

Fil hastalığı sebepleri nelerdir?

Fil hastalığı çeşitli sebeplerle ortaya çıkabilir. Bunlar arasında en sık sebep görülen parazitlerdir. Bunlar brugia malayi, wuchereria ve brugia timori olarak üç türdür. Sivrisinekler taşıdıkları parazit larvalarını kanlarını emdikleri kişilere bulaştırarak fil hastalığına neden olabilir. Bakteri kökenli fil hastalığı cinsel yolla bulaşan hastalıklar nedeniyle de oluşabilir. Özellikle klamidya bakterisi yüzünden ortaya çıkan hogking hastalığı bunda etkili olur. Fil hastalığının bulaşıcı olmayan podoconiosis denilen türü de toprakta çıplak ayakla dolaşma sonucunda küçük minerallerin topraktan emilmesiyle oluşabilir. Bunların dışında cüzzam, verem, şark çıbanı, streptokok bakteri iltihabı gibi rahatsızlıklarda fil hastalığı nedeni olabilir. Lenfatik sistemde tıkanmaya neden olabilecek radyasyon, cerrahi girişimler, travmalarda hastalığın ortaya çıkışında etkili olabilir. Özellikle kanser tedavisi sırasında lenf düğümleri alındığında, fil hastalığı riski yüksek olur.

Fil hastalığı tedavisi nasıl yapılır?

Fil hastalığının tedavisinde etkilenen uzvun rahatlatılmasına yönelik uygulamalar vardır. Çünkü hastalığın tam olarak tedavisi mümkün olmaz. Tedavide parazitlere uygun şekilde ilaç tedavisi, fizik tedavi yöntemleri ve cerrahi girişim uygulanabilir. Fizik tedavi ve rehabilitasyon uzmanı ve terapistler eşliğinde hastalara temel destek tedavisi uygulanır. Bu uzuvdaki şişliğin azalmasına yardımcı olur. Biriken lenf sıvısının boşaltılması için elle lenf drenaj masajı uygulanır ve özel bantlar kullanılır. Hastalığın derecesine göre birkaç seans uygulama yapılması gerekebilir. En son aşamada hastaya uygun olacak basınçlı giysi verilerek, lenf dolaşımının normal şekilde olmasına destek olunur.

Fil hastalığı cerrahi tedavisinde biriken sıvıların yok edilmesi hedeflenir. Özellikle testislere kadar etkili olan fil hastalığı tedavisinde cerrahi başarılı bir tercihtir. Ancak kol ve bacaklarda görülen fil hastalığı için cerrahi çok etkili olmaz.

Fil hastalığı için tıbbi tedavi devam ederken hastalarda evde beslenmesine dikkat ederek, yağlı besinlerden kaçınarak tedaviye destek olabilir. Hastalıktan etkilen uzvun kalpten yukarıda tutulması, sargı beziyle sarılarak kontrol altına alınması da faydalı etkiler yapar. Bu hastalıktan korunmak içinde her türlü önlem alınmalıdır. Özellikle hastalığın tekrarlayıcı özelliği bulunduğundan, tedaviden sonra da korunmaya devam edilmelidir.
" } ] }